*sevdaçiçeği* Özel Üye
Mesaj Sayısı : 52 Yaş : 27 Rep : Aktiflik : Kötü İhbar : Kayıt tarihi : 26/07/08
| Konu: BUNLARDA BENDEN... Perş. Ağus. 07, 2008 12:57 pm | |
| maniler Bostanlarda fasulye Anam gitti gezmeye Ben anamdan örendim İnce boncuk çizmeye Koyunum var karaman Gaybolursa araman Ben bir reçber kızıyım Şehirliye yaraman Karanfilim sarkarım Açılmağa korkarım Yar geliyor deseler Ölü olsam kalkarım Ateşim var külüm yok Bülbül oldum dilim yok Yar senden ayrılalı Ağlamadık günüm yok Elmayı yüke koydum Ağzını dike koydum Şu ellerin içinde Boynumu büke koydum Dut yedim duttu beni Duttu kuruttu beni Ben gurbete gidince Yarim unuttu beni Kebabı ince doğra Geçerken bize uğra Başka bir yar seversen Bilinmez derde uğra Mendilim bile bile Ben düştüm gurbet ile Yedi mendil çürüttüm Gözyaşı sile sile Mendilimin uçları Çıkamam yokuşları Yârime selam edin Yedi dağın kuşları Zeytin yağın şişesi Ak gülün menekşesi Oturmuş mani söyler Ciğerimin köşesi Can için canan hani Bu aşka derman hani Gönül sarayı bom boş Beyi ben sultan hani Ata bindim kuruldum Kız ben sana vuruldum Keşke vurulmasaydım Çankırıya duyuldum Şu dağlar soldu yine Yareler doldu yine Kaş bozuk çehre eğri Sana ne oldu yine Şu dağlar ala dağlar Al giymiş kara bağlar Sevdiğinden ayrılan Kah düşünür kah ağlar Deniz üstü piyade Muhabbetler ziyade Ölüm var ayrılık yok Böyle and var bende Yaylı yaylı havada Bir kuş vurdum yuvada İkimize bir ölüm Kalmayalım burada Yemenimin yeşili Bulamadım eşimi Yemenim sende kalsın Sil gözünün yaşını Yumurtanın sarısı Yere düştü yarısı Nezaketten ne anlar Şu yezidin karısı Zeytin yağın şişesi Aşk ateşine düşesi Gündüz gelme gece gel Ciğerimin köşesi Su gelir millendirir Çayırı çimlendirir Benim sevgili yarim Dilsizi dillendirir Su gelir lüle lüle Yar gelir güle güle Elimde yeşil mendil Terini sile sile Odam sarı boyalı İçi bülbül yuvalı Böyle sevda görmedim Ben anamdan doğalı Şu dağlar olmasaydı Çiçeği solmasaydı Ölüm Allahın emri Ayrılık olmasaydı Gidiyorum kalasın Sararıpta solasın Benim gibi yari sen Arayıpta bulasın Elimde sarı kağıt Ağlarım saat saat İşte ben gidiyorum Oturun rahat rahat Evinden gelen olsa Halimden bilen olsa Yare mektup yollardım Çankırıya giden olsa Bahçelerde hurmayım Yeşil başlı turnayım Başka bir yar seversem Gençliğime doymayım Su akar merdin merdin Kim bilir kimin derdin Ağaçlar kalem olsa Yazılmaz benim derdim Bülbülü gül ağlatır Aşığı yar ağlatır Ben feleğe ne dedim Her gün beni ağlatır Bahçeniz de gül varmı Gül dibinde yer varmı Bu akşam geleceğim Yatağında yer varmı Karanfilim buğdayım Sen çiğne ben yutayım O senin ettiğini Ben nasıl unutayım Karanfilim katar oldu Hasretlik yeter oldu Bu ayrılık sevdiğim Ölümden beter oldu Camilerden huu gelir Çeşmelerden su gelir Çekerim ayrılığı Elimizden ne gelir Şu dereler akıyor Aşkın beni yakıyor Gel beraber gezelim Görenler hep bakıyor Karanfilim saksıda Bir yar sevdim gök suda Mevlam bizi kavuştur Akşam ile yatsıda Bahçelerden geçiyor Bir kuş gibi uçuyor Beni kendine yaktı Şimdi benden kaçıyor Entarin mavi boya Kenarı ipek oya Sen beni verem ettin Sevemedim doya doya Çayır ince az kaldı Kenarında iz kaldı Merak etme sevdiğim Kavuşmaya az kaldı Mektubum yazılıyor Yüreğim sızılıyor Sarı saçlı sevdiğim Candan beni arzuluyor Mektup yazdım acele Al eline hecele Mektup benim vekilim Al koynunda gecele Bir yar sevdim taburda Çok iş vardır sabırda Ölürsek bir ölelim Çift koysunlar tabuta Pencereden kuş uçtu Yandı yürek tutuştu, Acıyınız a dostlar Ayrılık bize düştü | |
|